
Marka Kimliğinin Markaya Etkisi
Marka kimliği, markalar için en önemli unsurlardan biridir. Markanızın logosu, rengi, yazıları, şekil ve stilleri gibi duyusal öğelerin tümü markayla ilişkilidir. Tercih ettiğiniz bu öğeler tüketicinin markanızı tanımasına hizmet eder.
Marka kimliği içerisinde barındırdığı öğeler, stratejiler, somut ve soyut değerler ile bir çağrışım yaratır, bu çağrışım ise markanın kendisini temsil eder.
Marka ve tüketici arasındaki ilişkiyi ve bağı güçlendirmek aynı zamanda tüketicinin duygularını harekete geçirmek için ve bunula birlikte markanın gelişmesi, büyümesi ve kâr edebilmesi için marka kimliğine ihtiyacımız vardır. Markanın pazar payının büyümesi ve üstünlük sağlaması aynı zamanda sürdürülebilir rekabeti açısından da oldukça büyük bir öneme sahiptir.
Marka kimliği sahip olduğunuz markanın diğer rakip markalardan farkını ortaya koyar. Köklü, güvenilir ve güçlü bir marka için marka kimliğine uygun faaliyetler gerçekleştirmek, sattığınız ürün ve söylemlerinizin birbiri ile tutumlu olması işin kilit noktalarındandır.

Marka kimliğini belirlerken , sahip olduğunuz markayı insanlaştırmalısınız. Yani, markanız bir insan olsaydı nasıl bir kişiliği olurdu? sorusunu sormanız gerekiyor. Bu soru doğrultusunda oluşturduğunuz marka kimliği, markanızın doğru yönlenmesini sağlayacaktır.
Bir birey olarak düşünelim. Kendi düşüncelerimize tarzımıza, yaşam biçimimize ve isteklerimize uygun olmayan biri ile bir bağ oluşturur muyduk ve ya bu bağ kuvvetli olabilir miydi? İşte tam bu noktada devreye marka kimliği giriyor.
Tüketici kendine benzeyen, kendi düşüncelerini tarzını yansıtan ve isteklerini karşılayan bir markayla kuvvetli bir bağ kurar. Tüketiciye fayda sağlayan, güven veren, tüketicinin benliğinde bir karşılık bulmasını sağlayan markalar başarıyı elde eder.
Marka kimliği tüketici ve marka arasındaki ilişkiyi yöneten bağdır.