
Marka Yaratma Sürecine Doğru
İletişimin gelişmesiyle yaratıcı mesajlar azalmaya başladı. Çok fazla reklam ve tanıtımlar yapıldığı için akıl karıştırıcı olmakta, markaların fark edilme oranı düşmüş durumdadır. Markalar bu sorunu gidermek üzere farklı stratejiler ortaya koyarak kendini geliştirmeye başladılar bile.
İlk olarak hepimizin ağzından düşmeyen, bazılarımızı kendine bağımlı hale getiren, o markanın ürünü olmazsa başka ürün kullanmam diyen insanlarımızın sürekli kullandığı bu kavram ne anlama geliyor bir bakalım. Marka Nedir? Kısaca bir mal (ürün) veya hizmetin kimliğidir. Kimliklerimiz bizim dışarıdan nasıl görüldüğümüzü de ön plana çıkarır. Bir işletme için marka olmak çok önemlidir. Ancak yaratıcı bir marka ismi, logosu, tanıtımlarıyla markalaşma gerçekleşir. Şirketler için pazarda kar elde etmesi, satışların yüksek olması ne kadar ciddi bir durum ise marka ismi, markalaşma da o kadar ciddi bir yerdedir. Unutulmamalıdır ki markanın satışını, karını derinden etkileyen bir etken de markalaşmış olmaktır.
Öncelikle markalaşma yolu markanızı özel kılmaktan geçer. Markanızı rakiplerinizden üstün kılmak için bazı küçük ipuçları adımlarınızı hızlandırır. Markanın neden özel olduğunu belirtmek ilk adımdır diyebiliriz. Sonrasında kendinize özgü tasarım, slogan, misyon özelleştirme adımının devamında gelmektedir. Müşterilerinizin gözünden markanıza bakın onların düşünceleri rakiplerinize karşı sizin en büyük silahınız olacaktır. Markanın rakip analizi, mesaj sentezi, sosyal medyayı iyi yönetilmesi gibi birçok unsuru iyi kullanmak avantajınıza olacaktır.
Temel Adımlarla Marka Yaratma Süreci
1- İsim Kuralı: Bir markanın pazarlama da en önemli kavramı isimdir. İsim kısa ve öz olmalı. Farklı markalarla karıştırılmamalı. Kulağa hoş gelmeli ve akılda kalıcılığı yüksek olmalı.
2- Amblem ve Logo: Amblem markanın işaret, semboller tasarlanmış hali logo ise isim olarak yazılmış halidir. Amblem ve logo tasarımı ne kadar sıradanlıktan uzak olursa bir o kadar dikkat çeker.
3-Tanıtım Kuralı: Marka sürecine girmiş ünlü markaların hepsi bu adımlardan geçmiştir. Örneğin sürekli reklamlarını gördüğümüz Pepsi, Ülker, Eti gibi güncelliğini koruyan markalar artık tanıtım yerine reklama önem vermektedir. Yeni bir markanın ilk stratejisi kendi düşündükleri değil, insanların ne düşündüklerini ele almak olmalıdır.
4- Reklam Kuralı: Markanızın tanıtımını yaptınız diyelim. Sürecin güncelliğini korumak için reklama ihtiyacınız olacaktır. Reklam bütçenizi bir kenara ayırın ve markanız için olası her kesimin anlayabileceği reklamları insanlara ulaştırın.
5-Kelime Kuralı: Tüketicinin zihninde kelimelerle anlam oluşturmak sürekliliği arttırır. Şöyle ki BMW, Mercedes, Audi, Volvo denilince aklınıza ne geliyor? Güvenlik, prestij, tasarım, fiyat daha birçok kelime arasından hangisi geliyorsa müşterinin zihninde o şekilde canlanır. Sahip olmak istediğiniz kelime ile ne kadar pazar yaratabileceğinize odaklanın.
6-Kalite Kuralı: Kalite, sürekliliği, referansları, tercihleri, tanıtımları daha birçok kavramı içine alır. Bir ürün tercih ediliyorsa o ürün kaliteli midir? Olabilir veya olmayabilir. Örneğin Rolex saatler Timex’ten daha hassas zaman mı ölçüyor? Peki, bu konuda emin misiniz? Şuan bulunan çerçeveye baktığımızda kalite kavramı sadece içine aldığı özellikleri değil, tercih edilirliği de kapsar.
7- Daralma Kuralı: Marka yaratma sürecinde yayılımcı politika yerine daralma politikasını seçmelisiniz. Sektörde birden çok kategoriye hükmetmeye çalışırsanız, düşüş kaçınılmaz olacaktır. Daha küçük çapta hüküm sürmeye odaklanın.
8-Şirket Kuralı: Marka isimlerinin şirket isimlerinden önce gelmesi kuralıdır.
9-Genişleme Kuralı: Firma ismini birden fazla ürüne vermesi durumudur fakat bir üründe problem yaşandığında tüm firma etkilenir.
10-Kategori Kuralı: İyi bir markanın en önemli amaçlarından biri kategori geliştirmeye çalışmaktır. Güç ancak hedef daraltarak ortaya çıkartılabilir.